İŞ DÜNYAMIZDA YENİ NORMALLER VE YOL HARİTALARI…

565
Görüntüleme

Merhaba Sevgili Dostlarım,

Hem ülke hem de dünya olarak 2021’de de zor bir dönemden geçeceğimizi hepimiz biliyoruz.

Özellikle de iş dünyamız ile ilgili; yiyecek, içecek, eğlence sektörleri başta olmak üzere, küçük büyük dükkân veya mekân tarzı çalışan işletmeler ve de bu işletmelerin tedarik zincirleri için!

Öncelikle corona aşıları ve bu aşılar konusunda yaşanan olumlu gelişmeler neticesinde, belirli bir program dâhilinde, mutasyonlar da dâhil, eski normallere dönmemiz, en büyük dileğimiz!

Daha önce de birçok kez dile getirildiği gibi – İnsanlar, maalesef bazı şeylerin kıymetini, onları kaybedince daha da iyi anlıyor! İnşallah daha fazla sıkıntı yaşamadan normal yaşama döneriz!

Şimdi, konumuza dönersek; iş hayatında hepimizin yakından takip ettiği, yeni yeni normaller yaşamaktayız. Uzaktan Çalışma + Online Toplantılar – Organizasyonlar – Etkinlikler + E-Ticaret + Sosyal Medya Pazarlama + Vs. Bunların bazılarını daha önceden de yapıyorduk. Ama olsun!

Sizlerinde çok iyi gözlemlediği şekilde, maalesef – geçtiğimiz 2020 yılının başlarından bu yana, Covid-19 pandemisi; özellikle gelişmekte olan sektörlerde ciddi ekonomik sıkıntıları arttırmış ve bazı çok büyük şirketlerde dahi, önemli problemlere sebep olmuştur.

Dolayısıyla bu tatsız durumları yaşayan birçok işletme; yeni normallere uyum sağlayabilmek için, kısa dönem yeniden yapılanma çabaları içine girerek, genel ve yerel yönetimlerimizinde destekleriyle, çözüm odaklı arayışlarını sürdürmeye çalışıyor.

Bu arayışlara genel olarak yaklaşımlar – çok kapsamlı ve detaylı bir şekilde, yazılı veya görsel medyada zaten her zaman yayınlandığından, konuyu sektörel olarak ele almanın daha yararlı olacağı düşüncesiyle, internette sektörler ile ilgili araştırmalar yaparken, ilaç sektörümüzün duayenlerinden Santa Farma İlaç A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Erol Kiresepi’nin, şirket web sitesindeki yazısı içinde yeralan… “Sektör, diğer tüm sektörler gibi dijital teknolojiyi takip etmek, sanayi 4.0 uygulamak ve Ar-Ge yatırımlarını mutlaka geliştirmek zorundadır. Kuşkusuz bu konu ile ilgili yatırımlar artacaktır. Dijital tedavi çağı başlayacak. Ve; hasta, doktor, teşhis, tedavi, ilaç sarmalı büyük ölçüde dijital ortamda internet aracılığı ile sağlanacaktır. Tedaviler artık hastane ve klinik ortamında değil, evlerde yapılacaktır. Sadece ameliyatların hastane ve kliniklerde yapılacağı bir çağa girmekteyiz. İklim değişiklikleri, bilinmeyen virüslerin de ortaya çıkmasına neden olacak. Aşı ve tedavi için ilaç araştırmaları da artarak devam edecektir. Bu durumda ilaç sektörünün kalıtsal kronik hastalıklarla ilgili portföyü doğal olarak değişecektir. Önümüzdeki yıllarda da, ilaç sektörümüz; doğumdan – ölüme kadar her alanda sağlığa hizmet edecektir…” (Yazılarımı takip eden dostlarım geçtiğimiz yıl ortaya koyduğumuz Sekoday.Org projelerimizi hatırlayacaklar ve öngörülerimizden mutlu olacaklardır diye düşünüyorum. J) Uzun süredir devam eden ve ne kadar süreceği de pek belli olmayan pandemi nedeniyle iş ve sosyal hayatta radikal değişimler görüldüğünün de altını çizen Sn. Kiresepi… “Yeni iş yapma modelinde fonksiyonel işler yerlerini yavaş yavaş yapay zekâya bırakıyor. Diğer çalışanlardan, işlerinde uzman olmaları ve proje bazlı olarak çalışmaları bekleniyor. Neticede eğitimli ve de nitelikli çalışanlara ihtiyaç artıyor. Yeni normaller, iş dünyasında; kuşkusuz yeni mesleklerin ve işlerin doğmasına neden oluyor…” Şeklindeki açıklamaları, çok önemli mesajlar veriyordu!

Tam da pandemi dönemine denk gelen Sekoday Platformu çalışmalarımızda da karşımıza, üst paragraftaki “parantez içinde” ifade etmeye çalıştığım 2 önemli faktör çıkmıştı. Neydi bunlar? Derseniz!.. 1) Online Teknolojiler!.. 2) İnsan Faktörü!..

Bu noktada “Online Teknoloji” faktörü ile ileri düzey bilişim sektörünü kastetmediğimden, ne iş yaparsak yapalım artık tüm çalışma yaşantımızda olmazsa olmaz olan, web sitelerimizi 4 x 4 hale getirmemiz gerektiğinden bahsetmek istiyorum. Hem de; böyle bir dönemde ön plana çıkan, nakit akış tablolarımızdaki tüm sıkıntılara rağmen!

Öncelikle web sitelerimiz ile ilgili önemli noktaları, birçok yerde ve yazıda konunun uzmanları tarafından belirtildiği şekilde, bir kez daha hatırlayacak olursak (Çünkü maalesef unutuyoruz);

*) Her türlü yazılım özelliklerine sahip, güzel ve işlevsel bir tasarım…

*) İyi bir mobile sistem ve tablet versiyon uyumu…

*) Güvenlik içeren ve hızlı geçişlere elverişli, teknolojik alt yapı…

*) Gerekli ve gerekebilecek değişikliklere uygun, kullanıcı ara yüzleri…

*) İş konusuna göre ihtiyaçlara uyumlu, 3D korumalı kayıt ve ödeme sistemi alt yapısı…

*) Kaliteli, güncel, özgün bir içerik yönetimi ve yedekleme özelliği…

*) Hedef kitlenize uygun, birkaç yabancı dil seçeneği…

*) Göstermelik değil, kaliteli ve sonuç odaklı bir SEO çalışması…

Gibi konuları, hiçbir zaman gözardı etmememiz gerekiyor!.. (Sn. Serap Öcal’a teşekkürler.)

Ayrıca; ciddi anlamda ve belirli bir stratejik planlama kapsamında yürütülen veya yürütülmesi gereken “Blog + Sosyal Medya Hesapları + Anahtar Kelime Reklamları” da çok önemli tabii ki!

Hele hele yeni normaller içinde yer alan pandemi kısıtlamaları kapsamında fiili uygulamaların söz konusu olmadığı + sipariş tıklamalarının mumla arandığı böyle sıkıntılı ve zor dönemlerde.

Yukarıda belirttiğimiz özellilklerde bir web sayfası + sosyal sorumluluk destekli – sosyal medya ve içerik paylaşımları sonrası; hizmetlerimizde – kaliteden ödün vermeden, ürünlerimizde de – hammadde girdilerinde ve lojistik maliyetlerinde tasarruf tedbirlerini ön planda tutarak, ilgili Bakanlıklar ve Resmi Kurumlarca yürütülen, sektörel desteklere de önem vermek gerekiyor!

İş dünyamızda sanayi veya ticari hayatımızın devam edebilmesi için, eğer tek başına çalışan bir girişimci değilseniz, ‘ikinci faktör’ olarak ön plana çıkan “İnsan Faktörü” ile, çalışanlarımızı kasdettiğimi de, hemen anlamışsınızdır.

Sizlerinde çok iyi bildiği gibi, her şirket’in veya her ürün’ün veya her hizmet’in, marka değeri; çalışanlarına ve paydaşlarına verdiği değerle doğru orantılıdır!.. Bir başka deyişle ise, müşteri memnunyetinin, yani sürdürülebilir marka olmanın 1 numaralı şartı, çalışan memnuniyetidir!

Ürün veya hizmetlerimizin marka olması yanında, çalışan memnuniyetinin; “işveren markası” olmak adına, istediğimiz işlevselliğe katkıda bulunabilmesi için, güzel bir yönetim tarzı esastır.

Güzel ve kurumsal bir yönetim tarzı ise; Chrysler Yöneticilerinden Mr. Lee Iacocca’nın bire bir tanımıyla; bir organizasyonda, kişiler ve departmanlar arasında koordinasyonu sağlamak ve de çalışanları motive etmektir!..

Yani kısaca, bir şirket veya işletme olarak, herhangi bir ürün veya hizmeti ortaya koyarken yapılması gereken; ar-ge ve proje yatırımları + üretim ve tedarik zinciri + finansal yapılanma + satış ve pazarlama + lojistik + satış sonrası hizmetler ve de müşteri memnuniyeti’nin yanında, bunların maksimum fayda olarak bize geri dönmesi, önce şirketimizin online vitrini olan web sitemize sonra da ürün veya hizmetlerimizi müşterilerimize yansıtan, çalışanlarımıza bağlıdır!

Çalışanlar ne istiyor? diye, iş dünyasına baktığımızda, onların özel halleri dışında genel olarak;

*) Şirkete ve ekibe güven duyarak, kendini geliştirmek…

*) Değer yaratmak… / *) Esneklik ve düşüncelerine değer verilmesi… / *) Takdir edilmek…

*) Özümsenmiş bir misyon bilinciyle, açık ve net bir vizyon için, katılımcı olmak…

*) Gereksiz müdahalelerden uzak, mümkün olduğu kadar serbestlik…

*) İyi bir çalışma ortamı… / *) İyi bir fiziksel ve dijital çevre…

*) Motivasyon desteği… Gibi, olması gereken normaller, abartısız olarak karşımıza çıkıyor…

Evet! Hem iş sahipleri – hem de çalışanlar olarak, çok – ama çok zor bir dönemden geçiyoruz!
Kötü durumda olanların gerekli izin ve müsadelerle, bir an önce toparlanmalarını diliyorum!..

Netice de, hepimiz biliyoruz ki – en az bizim gibi veya bizden daha da iyi durumda olan birçok şirket var. Ve onlarda hem kısa – hem de uzun vadeli bakış açıları ile yarınlara hazırlanıyorlar.

O nedenle çalışma arkadaşlarımız, özellikle de yurt dışı satışlara yönelik rekabet dünyasında, bizim en önemli entellektüel varlıklarımız. Aman dikkat!.. Eski normallere dönünce, işe tekrar sıfırdan başlamamak için önce onlara ihtiyacımız olacak. (Değerli düşünce ve katkıları için Sn. Fehmi Aybars + Sn. Dinçer Kılıç + Sn. Yakup Kocaman ve Sn. Fatih Kuran’a, çok teşekkürler!..)

Daha mutlu bir gelecek için sevgiyle kalın…

Sevgi ve saygılarımla

Ali Rıza DEĞER