Ülkemizdeki Tüketiciler Üzerinde 2020 Yılı Boyunca Yapılan İlgi Çekici Bir Araştırma

558
Görüntüleme

Merhabalar,

Geçen yıl pandemi ile boğuşan otomotiv sektörü LMC Automotive verilerine göre % 13,6 oranında satış kaybetti ve 81 Milyon adede geriledi. Halbuki bir yıl önce 94 Milyon adetlik satış gerçekleşmiş, 100 Milyon adetlik eşik aşılabilir mi yorumları yapılmaya başlanmıştı.

Evet, pandemi her alanda olduğu gibi Otomotiv üretiminde de etkili oldu. Üretim aksadı, önemli pazarlarda küçülme yaşandı.

Aşıların devreye girmesiyle umutlanan sektör, bu sefer de artan talebe tedarik zincirlerinin yetişememesi sorunu ile boğuşmaya başladı.

Burada ana etken hepimizin bildiği gibi yarı iletkenlerin üretim talebini karşılayamaması. Tedarik süresinin bir yılın üzerine çıktığı konuşuluyor. Durum öyle bir hal aldı ki global otomotiv markalar bir bir üretimlerini durduruyor. FordToyotaNissanVW,  Stellantis Grubu’ nun FCA bölümü üretimi durduran markalardan bazıları. Bizde de Oyak Renault fabrikasının üretimi bu ay bir hafta durdu. Tofaş fabrikası da aynı gerekçe ile 5 Nisan 2021 tarihine kadar üretime ara verdi.

Hemen tüm otomotiv markaları 2021 hedeflerini yakalayamayacaklar.  Tabii sadece sorun otomotivde değil. Elektronik sektöründen tıbbi cihaz üreticilerine kadar her alanda üretim kesintileri gündeme geliyor.

Reuters‘ in  raporuna göre, ABD’ deki otomotiv ve tıp cihazları üreticileri Biden hükümetinden yeni yarı iletken üretim merkezleri kurulması için teşvik talep ediyorlar. Bu talep üzerine en büyük yarı iletken üreticisi ülke olan Taiwan, 2021 bütçesini 28 Milyar $ a çıkarma kararı aldı. Ancak, yeni bir yarı iletken üretmek için fabrika kurmak ve işletmeye almak nereden bakarsanız en az 5 yıl alıyor.

Bu yıl en kritik konunun büyük ölçüde yarı iletken çip temini olacağı netleşiyor. 2020 yılı bahar aylarında pandemi nedeniyle satışlar düşerken, otomotiv üreticileri de komponent teminini durdurmuştu. Bunların arasında dokunmatik ekran ve çarpışma önleyici sistemlerde kullanılan çipler de vardı. Yıl sonuna doğru tekrar talep artmaya başlayınca, tüketici elektroniği ve IT şirketlerinin yarı iletken çip üretimlerini kendilerine yönlendirdikleri görülmüş oldu.

Tabii sadece bu kadar değil. Jeopolitik gelişmelerin de etkisi var. ABD’ nin Çin’e  yönelik yaptırımları da Çin’ li şirketlerin kendi 5G akıllı telefon üretimi için çip stoğu yapmasına neden oldu. Çin’ li yarı iletken çip üreticileri de Amerikan şirketlerine sevkiyat yapmamaya başladılar.

Tüm bunların yanı sıra geçen Temmuz ayında Japonya’ da elektronik devre plakalarının fiberglas üreticisi olan fabrikada çıkan yangın bir diğer sorun yarattı. Ekim ayında bir başka Japon fabrika da yangından nasibini aldı ve otomotiv elektroniğine darbe oldu. Fabrika bu ay başında halen üretime başlayamamıştı.

Bütün bu üretim kesintilerinin yanı sıra global ulaşım altyapısında da zorluklar baş gösterdi. Okyanus taşımalarının % 90 dan fazlasını izleyen  Clear Metal, bu taşımaların %7 sinin  bu yılın ilk çeyreğinde  Çin limanlarından başlatılamadığını rapor etti. Bunun sebebi ise konteyner bulunamaması. Alternatif olarak hava taşımacılığına yönelen sektör, bu sefer de Covid 19 aşı naklindeki yoğunlukla karşılaştı. Üstelik, havayolu şirketleri uçak kapasitelerini pandemi yüzünden oldukça azaltmış iken.. Öyle ki bu yılın ilk çeyreğinde 2020 yılının aynı dönemine nazaran havayolu taşıma kapasitesi % 25 düşük durumda.

Şimdi  soru şu: Sektör bu krizi baştan önleyebilir miydi?  Evet, büyük ölçüde bunu başarabilirdi bence. Peki neden olmadı? İş planlarının böyle olağanüstü pandemi dönemlerine uygun ve doğru olmaması en önemli etken. Bilindiği gibi sıfır stok kavramı ile sektörde stok yönetimi yapılmakta. Just in time deyimi sektörde iyi bilinir. Komponentler montaj hatlarıyla senkronize çalışan tedarikçilerden geldiği gibi banda yönlendirilir. Taşıt üretimi yapan fabrikada olabildikçe stok yapılmaz veya minimum stok tutulur. Stok maliyetinden kaçınılır.  O zaman da böyle dönemler otomotiv üreticilerini kırılgan yapar. Pandemi boyunca bilgisayar ve cep telefonu gibi elektronik ürün üreticileri daha dikkatli planlama yapıp Kasım 2020 den önce stoklarını oluştururken otomotiv sektörü geride kaldı. Halbuki artık sektör elektrik motorlu ve bağlantılı taşıt üretimine doğru evrilirken diğer tüm elektronik üreticilerine rakip hale geliyor.

Sonuçta, otomotiv üreticileri minimum stok maliyetine öncelik veren planlarını pandemi döneminde de esnetmediler ve bu krizle karşılaştılar. Halbuki kendi tedarik planlarını iyi yapmış olsalardı bu yaşanan krize karşı çok önceden tedbir alabileceklerdi. Demek ki pandemi  ve onun etkileri, normal zamanların planlarıyla yönetilemiyor.  Esnek ve çevik tedarik yönetimi, dayanıklı kalmak ve değişimi yakalamak için en kritik öneme sahip konular olarak öne çıkıyor.

Hepinize sağlıklı günler diliyorum.

NOT: Yazılarımı www.otomobilhaber.com.tr üzerinden de takip edebilirsiniz.